Benzi uçuktu. Yosun yeşiline dönük, daha çok soğumuş kül rengini andırıyorduyüzü... Gözlerinin içi taze bir yağmurun ardından buhar buhar kaynaşan toprağı hatırlatıyordu...Mesafesiz ufuklar aralıyor gibi kısık bakan gözleri, muhtemeldir ki görmüyordu...Dışarılarda, doğayı dalgın uykusundan uyandırmaya çalışan manzaranın dekor ve nakışlarını hazırlamak için çırpman yeryüzünde, hareketlilik vardı... Ne yazık kidesen desen çiçekleriyle havanın rayihasını değiştirecek günlerin muştusunu
haykırmaya çalışan yeryüzünün, seremonisinde değildi onun bakışları...
Oysa, dünyaya nefis bir görüntü kazandıracak olan baharın hazırlıkları içindeydi toprak...Akdeniz, hırçın dalgaların uslanmaz kabarışlarıyla çalkalanıyordu şu an.Evleri denize yakın bir mesafedeydi ve aralarında hiçbir engel yoktu. Dalgaların hoyrat vuruşlarıyla kıyıları amansız tokatlayışı, ona ürpertili heyecanlar yaşatırdı seyrederken.donmuş insan gibi, anlamsızdı bakışları.Genç kız cumbalı evin, denize bakan odasının pencere kenarındaydı... Hırçın dalgaların, azmış köpüklerinin üzerinde bırakmıştı gözlerini... Odasmda yalnızdı...Yer yer bulutların istilâsma uğrayan gökyüzünün loş ışıkları vuruyordu içeriye...İçinde gamlı bir sessizlik hâkimdi... Mahmur gözlerine hüznün taktığı perdeler, düştüğü her noktada içli bir manzara oluşturuyordu...